Hastalık; gebelik için kullanıldığında aslında yanlış bir terim. Gebelik insan oğlu için tamamen normal vazgeçilmez bir süreçtir... Ama biraz olsun hakklı bir manasıda vardır, kadın bedeninin bu süreçde geçirdiği değişim, uyum ve gebeliğin sonlanış şekli bir çok hastalığa, taş çıkartacak, riski, ızdırabı ve hatta endişeyi beraberinde getirir. Bu nedelerle ülkelerin gelişmişlik düzeylerini ölçmek için kullanılan bir ölçek  vardır , bu ''Anne Ölüm Hızı '' dır. Yüzbin canlı doğumda kaç annenin hayatını kaybettiğini  gösterir.Nekadar zor olursa olsun insan oğlunun çoğu kez, bilerek isteyerek aldığı bu risk; sadece bedensel bir eylem değil aynı zamanda ekonomik açıdan hayli ağır bir yük, sosyal açıdan alınabilecek kocaman bir sorumluluktur. Bu kadarlada kalmaz, dini, felsefi, siyasi boyutlarda da incelenebilir.

Her halde yeryüzünde yaşanabilecek, en sosyal en bireysel, en bilimsel en dini, en pahalı en ucuz, en sevindiren en üzen, en kaçınılmaz en önlenebilir olaydır denebilir. Eğer bir anne ve/veya baba adayı iseniz düşünmeniz ve hesaplamanız gereken bir çok değişken vardır. Ama analizlere yeterli zamanı bulamadan kendimizi birden ebeveynlik sorumluluğu altında buluruz...

İşte tam bu noktada ebeveyn adaylarına bir uzman hekim ve bir baba sıfatıyla bazı tavsiyelerim olacak...

Daha işin başındayken  gebeliği öğrenir öğrenmez mümkün olduğunca hızlı bir şekilde hekim kontrolü altına giriniz... Hekiminizi seçer ken yanlızca güzel ve ikna edici konuşmasına değil başka yönlerine de dikkat etmelisiniz. Doğru hekimi bulamnın yolu sadece  eski hastalara sormak değildir.. En iyi yol akraba yada aile dostu, sağlık sistemini iyibildiğini düşündüğünüz bir başka hekime sormaktır... Başka branşlardan olsakta  biz hekimler birbirlerimizi hastalardan daha iyi değerlendiririz.. Biraz kaba , konuşmayı pek sevmeyen bir hekim, çokca bilgili ve cerrahi açıdan fazlaca yetenekli olabilir; bunun yanında ikna kabiliyeti çok yüksek bir hekim bazı yeni teknikleri yaşı gereği kaçırmış öğrenmeye fırsat bulamamış olabilir...

Eğer hastane seçiminde tavsiye verecek olursak, bir tek tavsiyede buluna bilirim, en ucuz hastaneyi sakın aramayın....Bunun yanında şu önerileri dikkate alabilirsiniz. Büyük kamu hastanelerini, yani Üneversite, SSK ve Sağlık bakanlığı  eğitim hastaneleri gibi  hastaneleri özellikle doğacak çocuğunuzda beklenen bir sağlık problemi varsa tavsiye ederim. Ancak buralarda işleyiş sisteminin zorunlu  bir sonucu olarak muhatab bulmak zordur, sorularınızı soracak hekim, hemşire, danışman bulmakta güçlükler yaşarsınız.

Oysa hastaların memnuniyeti ile bilinen , donanımı yeterli doktor ve hemşirelerinin sık sık değişmediği bir özel hastane çok lüks olmasada sıradan sorunsuz gebelikler için daha elverişli olabilir. Kontak kurabildiğiniz güleryüzlü insanlarla çalışmak sizi tatmin edecektir. Burada bir ip ucu daha vereyim. Bir özel hastaneyi araştırırken özellikle büyük şehirlerde iseniz, ameliyathanesinin modernliğini ve anestezi çalışanlarının sürekliliğini sorgulamaya çalışın, ''- ameliyathanenizi, doğumhanenizi, önceden görebilirmiyim'' deyin, doktor ve hemşireleri ile tanışın nekadar zamandır o hastanede çalıştıklarını, cihazların kaç yılında alındığını sorun... Oksijen ve aspirasyon sistemlerinin merkezi olup olmadığını öğrenin. Koca koca  oksijen tüplerinin taşınarak odadan odaya sürüklendiği bir hastanede sistem çağdışı demektir!!!

Yetmedi! daha da ileri bir tavsiyede bulunalım, Sağlık bakanlığının ülkemizdeki bebek ölümlerini azaltmak için geliştirdiği bir program vardır. Bu bir kurstur ve bebeğe eli değen herkezi( Ebeler, Kadındoğum doktorları, pratisyen hekimler, hemşireler, anestezi uzmanları ve teknisyenlerini kapsar) yüksek seviyede eğitmeyi amaçlar... Bu makalenin yazıldığı yollarda ''2005 1 Ocak'' söz konusu kurs olanca hızıyla ülkemize yayılmaya çalışılmaktadır... Ama tamama ermesi için daha senelere ihtiyaç vardır. Son derece faydalı olan bu kurs amerikada verilen kursun çok benzeridir ve yeni doğan bebeklerin hayatta kalmasına  büyük katkı sağlamıştır. Sizin bebeğinize de eli değecek herkezin bu kursu alıp almadığını araştırabilirsiniz. Normal, sıkıntı beklenmeyen bir bebek doğumu yada sezeryanında 1 kişi; sıkıntılı doğacağı tahmin edilen bir doğumda yada sezeryanda ise en az 2 kişi bulunması tavsiyeedilir

Aslında verilebilecek tavsiyeler bunlarla sınırlı değil, sizler sordukça ben vakitbulduça bu sayfayı uzatmaya devam edeceğim lütfen hatta kalın....

 

Daha özel ve kişisel tavsiye talepleriniz için: TIKLAYIN...

.